İtiraf edeyim, “Empty the Bank” ismini görünce bi’ tereddüt ettim. Dedim bu işte bir numara var. Sonuçta banka soyacağız, öyle her yiğidin harcı değil. Ama açtım Slotter’dan, başladım spini çevirmeye. O ne renkler, o ne dinamik bir ekran! İçimden bi’ ses “hadi bakalım büyük vurgun başlasın” dedi.
Slot oyunlarının çoğu klasik gider ama bu? Bu oyunda olay var. Banka soygunu temasını o kadar keyifli ve çılgınca işlemişler ki, kendini tam bir aksiyon filminde hissediyorsun. Makaralar döndükçe ses efektleriyle ortam ısınıyor, karakterimiz ekrana girip “ne var ne yok toparlıyoruz beyler” moduna giriyor.
Oyun öyle tatlı kurgulanmış ki, ana karakter resmen ekranda geziyor. Her sembol başka bir aksiyon, her spin başka bir hamle. Ama esas tatlılık, bonus turunda başlıyor. Orada işler resmen karışıyor.
Üç bonus sembolü geldi mi, ekran değişiyor. Karakter, banka kasasında beliriyor ve tek tek hücreleri açıyor. Her hücrede ya nakit var ya özellik. O “alarm kapatıcı”, “çarpan artırıcı” semboller yok mu… Yani diyorum ki, öyle bir genişleme geliyor ki, insan bir an “şimdi cidden bir bankada mıyım ben?” diye düşünüyor.
Ve her dönüşte bir beklenti. “Acaba bir hücre daha açılır mı?” Heyecan sabit değil, artan cinsten. Hele son saniyede bir hücre açılıp seni hayata döndürüyorsa… işte o an, tatlı kaosu seviyorsun.
Oyun bu kadar hızlı ve detaylı olunca, teknik kısım önemli hale geliyor. Slotter bu işi öyle bir çözmüş ki, bir tıkla oyuna giriyorsun, saniyesinde yükleniyor. Hiçbir kesinti, hiçbir can sıkıcı hata yok. Hırsızlık planı bile bu kadar problemsiz gitmez.
Slotter’da Empty the Bank oynamak demek, bir yandan kazanç peşinde koşarken bir yandan da ekranın her köşesinden eğlence fışkırması demek. “Kasa patladı mı?” sorusuna, “ekran da coştu” cevabını veriyorsun.
Empty the Bank, sadece bir slot değil. İçindeki küçük hırsızı gıdıklayan, seni bir anda aksiyonun tam ortasına fırlatan bir deneyim. Her sembolde bir umut, her turda bir çıkış var.
Ve biliyorum, bu hayatta herkes bir gün kasayı patlatmanın hayalini kurmuştur. Slotter’da o hayal, spin kadar yakın.
Yahu bazen insanın içinden gelir bi’ polis olasın... Ama öyle dizilerdeki gibi değil hani, şansına…
Şimdi kardeşim, Wolf Gold dedin mi aklıma önce gece geliyor. Sonra o meşhur kurt uluması.…
Yani şimdi... Durduk yere bir slot oyununa aşık olunur mu? Bence olunur. Olunuyormuş. Ben yaşadım.…
Bak şimdi... Hayatta bi’ noktadan sonra diyorsun ki “acaba bu sefer şansım döner mi?” İşte…
Bak, polis molis dedik mi genelde bir ciddiyet gelir insanın üzerine. Ama Cash Patrol başka.…
Yani elmas dedin mi insanın gözü parlar. Ama burada mesele sadece ışıltı değil, mesele kazanç.…